"Erdoğan görüyor ki ciddi bir derin dalga var ve o dalga giderek yükseliyor"

Yılmaz: "Türkiye’deki siyasi gerilim yükseliyor: Erdoğan’ın sert söylemleri, toplumsal tepkileri artırıyor, muhalefet ve halk meydanlara çıkıyor."

KRONOS 03 Şubat 2025 GÜNDEM

T24 yazarı Mehmet Yılmaz, "Erdoğan’ın öfkesi artarken, Türkiye’deki otokrasi ve sokak hareketleri arasında gerginlik tırmanıyor. Ekrem İmamoğlu’nun adalet talebi, tehditlere yol açtı." değerlendirmesinde bulundu.

T24 yazarı Yılmaz, bugünkü köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. İşte o yazı:

ERDOĞAN’IN ÖFKESİ VE ADLİYE ÖNÜNDEKİ GÖSTERİLER

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifade vermek için gittiği Çağlayan Adliye Sarayı’nın önünde toplanan kalabalıklar nedeniyle oldukça öfkelendi. Kalabalığın polisin müdahalesine karşı tepkileri üzerine, Erdoğan “polise saldırdılar” açıklamasında bulundu.

SİYASİ SLOGANLAR VE KUTUPLAŞMA

Erdoğan, 70’li yıllarda banka soyanların sloganlarının, bugün belediyeleri soyanların sloganı haline geldiğini ifade etti. Bu sözleriyle siyasi kutuplaşmayı daha da derinleştirdi. Ardından muhalefet politikacıları, gazeteciler ve göstericilere yönelik tehditlerde bulunarak, “Adaletin tecellisine engel olamayacaklar” dedi.

GERÇEKLİĞİ BÜKMEK: OTOKRASİLERDE ALGI YÖNETİMİ

Günümüz otokrasilerinde, gerçeği bükmek ve manipüle etmek yaygın bir taktik haline gelmiştir. Erdoğan’ın sözleri de bu taktiğin bir parçası olarak algılanabilir. Bu durum, sadece Türkiye’ye özgü değil, dünyada başka örnekleri de bulunuyor. Örneğin, ABD Başkanı Donald Trump’ın olaylar hakkında yaptığı açıklamalar, gerçeği eğip bükerek halkı yönlendirme çabalarını gösteriyor.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE MEDYA ÜZERİNDEKİ BASKI

Trump’ın özgür basına karşı tavrı, Türkiye’de de benzer şekilde görülüyor. Ülkede, önemli gazeteciler ve medya çalışanları işsiz kalırken, basının üzerindeki baskılar artıyor. Bu durum, otokratik yönetimlerin özgür medya üzerindeki baskılarını pekiştiriyor.

TOPLUMSAL HAREKETLERİN SÜREGELEN BASKILARI

Otokrasilerde yönetici elitler, sokaklardaki kitlesel hareketlerden büyük bir korku duyar. Bu korkuyu bastırmak amacıyla her türlü yöntemi kullanarak, halkın meydanlara çıkmasını engellemeye çalışırlar. Türkiye’de ise polis şiddeti ve toplumun çeşitli kesimlerine uygulanan baskılar bu korkunun bir sonucu olarak kendini gösteriyor.

SABIR SINIRI VE REJİMİN KORUSU

Türkiye’de halkın sabrı zorlanıyor ve bu sabır taşmaya başlıyor. Son gösteriler, kitlenin tepkisinin arttığını ve rejimin baskılarının etkisini gösteriyor. Erdoğan’ın daha sert söylemleri ve uygulamaları, kitlesel tepkilerin yükselmesine yol açıyor. Bu süreç, gelecekte daha büyük bir toplumsal çatışma potansiyelini barındırıyor.


 

SEÇİMİ BEKLEYEN GÜÇ DENGELERİ VE REJİMİN KORKUSU

Erdoğan, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi isimlerin seçimlerde kendisine büyük bir üstünlük kuracağının farkında. Bu durum, onu daha da korkutuyor çünkü rejimi değiştiremiyor. Bu nedenle kutuplaştırıcı söylemleri ve baskıları artırarak, seçimi kazanmayı umuyor. Ancak bu yöntem, toplumdaki gerginliği sadece daha da artıracak gibi görünüyor."

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com